YEDİ UYURLAR MAĞARASI (ASHAB-I KEHF)
Yedi Uyurlar efsanesi, Anadolu’da yüzyıllardır kulaktan kulağa dolaşan bir hikayedir. Milattan sonra 2. yüzyıl başlarında putlara tapmayı reddettikleri söylenen 7 gencin, sığındıkları mağarada 309 yıl uyudukları rivayet edilir. Bu mağara Mersin'in Tarsus ilçesinde bulunmaktadır. Ashab-ı Kehf Mağarası, Kur'an-ı Kerim'in Kehf Suresi'nde bahsi geçen mağara olarak bilinmektedir. Mağara, diğer semavi dinlerin kitaplarında da yer almasından dolayı hem Hristiyan hem Müslümanlar tarafından kutsal sayılıyor. Halk arasında "Yedi Uyurlar Mağarası" olarak da bilinen mağara dua edip, dilek tutmak isteyen ziyaretçilerle dolup taşıyor.
Bu efsanenin farklı versiyonlarını da bulunuyor. Anlatılan her hikayede hükümdarlar, mekanlar, uyuma süreleri ve yaşanılan mekan farklılık arz ediyor. Gelelim Yedi Uyurlar efsanesine;
Takyanus adındaki bir kralın hükümdarlığı döneminde Afşin’de yaşadığı rivayet edilen gençler sarayda görevliymiş. İşleri dolayısıyla krala oldukça yakın olan bu 6 gencin isimleri Yemliha, Mekselina, Mislina, Mernuş, Debernuş, Şazenuş imiş. Kral Takyanus’un putperest imiş ve putperestliği kabul etmeyenleri öldürtüyormuş. 6 gencin putperestliği kabul etmediğini öğrenen Takyanus, gençleri tehdit etmeye başlamış. Bunun üzerine 6 genç şehrin yakınlarındaki bir dağa doğru yola çıkmış. Yolda Kefeştetayyuş ismindeki bir çobana rast gelmişler ve olanları öğrenen çoban da onlara katılmış. Bu çobanın Kıtmir isimli bir de köpeği varmış. Bu 6 genç, çobanın gösterdiği mağaraya sığınmış ve Allah’a yalvarmaya başlamışlar. Öte yandan Kral Takyanus ise gençlerin kaçıp mağaraya sığındıklarını öğrenmiş ve hemen adamlarını yanına alarak mağaraya gitmiş. Mağaranın ağzını taşlarla kapattırmış. Kralın niyeti gençleri ölüme terk etmekmiş. Ancak inanışa göre gençler ölmemişler. Rivayet o ki; gençler 300 yıldan fazla bu mağarada uyumuşlar. Uyandıklarında açlık hissettikleri için Yemliha’yı şehre ekmek almaya göndermişler. Şehirde, Takyanus zamanından kalma para ile alışveriş yapmak isteyen Yemliha’dan şüphelenmişler ve ona nerden geldiğini sormuşlar. Yemliha, gerçeğin öğrenilmesi istediği için insanlara olanı biteni anlatmış ve onları mağaranın olduğu yere getirmiş. Ancak, içerde kendisinin dönmesini bekleyen arkadaşlarının kalabalıktan korkacaklarını düşünerek önce kendisi mağaraya girmiş. Mağaranın dışındakiler uzun süre beklemişler, kimse dışarı çıkmayınca da içeri girmişler. Mağaranın içinde gördükleri ise yedi yavru kuştan başka bir şey değilmiş. Bu gençlerin yeniden uykuya daldığı da söylenmekte, bedenlerinin sırları açığa çıktığı için kuşa döndüğü de. Bu nedenle de burası asırlardan günümüze Yedi Uyurlar Mağarası diye de gelmiştir. Bu efsane binlerce yıldır özellikle de Çukurova bölgesinde anlatılagelmektedir.
Bazı kişiler Hz. Ali'nin, Ashab-ı Kehf’e gittiğini ve Ashab-ı Kehf'in (7 genç kastediliyor) uykudan uyanıp onu gördüklerini ve Muhammed’e iman ettiklerini bildirdiklerini ileri sürmüşler. Bazı kişiler ise, Ashab-ı Kehf'in zamanı geldiğinde uyanıp mağaradan tekrar çıkacağını iddia ediyor. Tüm bu söylentilere karşın efsanede geçen isim, yer, zaman ve bazı olayların gerçekliği günümüzde hala tartışılmaktadır.
Son olarak şunu da eklemeliyim ki bazı alimler tarafından cennette girecek tek hayvanın Ashab-ı Keyf’in yanında bulunan Kıtmir isimli köpek olacağı da rivayet edilmekte.
Uyanır elbette bir sabah
Ashab-ı kehf (*) uykudan
ölür ölür dirilir yine
yüreklerde Pir Sultan.
(*) Ashab-ı kehf: Toplumdaki kargaşadan ürküp bir mağaraya saklanarak yıllarca uyuyan söylence kişileri.
Yorumlar
Yorum Gönder