BAŞLASIN ULULARIN DİVANI

 Yüzyıllardır üzerinde yaşadığımız topraklarda çok iz bıraktık. Gül dalında biten diken de bizdik goncasına ağıt yakan bülbül de. Bu cihan-ı vahdette; Hz.Nuh'u tufandan, Hz.İbrahim’i ateşten, Hz. Yusuf'u kuyudan kurtaran Allah bize de hayat yolları bahşetmiştir. Bu yollardan biri olan inançlar uğurunda düzen tutarız. Ben size kendi yolumun yamacında duran ulu kavaklar altından ses olayım;


Ateş kelimesinden gelen  Alevilik  Ali’ye bağlı olan, onun yolundan gidenler anlamını taşımaktadır. Alevilik inancının temeli insanlık üzerinedir. İnsanı Hak’tan bir nefes taşıdığı için kutsarlar. Hz.Ali’den sonra Aleviliğin en önemli isim olan Hacı Bektaşi Veli'yi, Anadolu’ya güvercin kılığında gelmiş ulu bir bilge insan olarak kabul etmişlerdir. Hünkar Hacı Bektaşi Veli 13. Yüzyılda Nevşehir’de yaşamış ve burada dergahını kurmuştur.


Alevilik inancında yazılı gelenek yerine aşıklık geleneği vardır. Aşıklık geleneği, süre gelen zaman içerisinde temelini oluşturan aşıkları Seyyid İmâd'ed-Dîn Nesîmî, Yemini, Fuzûlî , Şah İsmail Hatai, Virani, Pir Sultan Abdal ve Kul Himmet  7 Ulu Ozan olarak anılmış ve tanınmıştır. Telli Kur-an olarak görülen bağlama alevi toplumu için büyük önem arz etmektedir.

Hakk-Muhammed-Ali üçlemesiyle Ehl-i Beyt ve 12 İmamları önemseyen Caferriye Şiiliği ile ortak değerlere sahip olan bu yolun aslı inancı Vahdet-i Vücud ve Varlık Birliğidir. Alevilik içerisinde birbirinden farklı ve oldukça zengin  kültürel değerler harmanını kapsamaktadır. Dile pelesenk olmuş 4 kapı 40 makam şeklinde kâmil insan olma temellerine Hünkar Hacı Bektaşi Veli'nin vardığına inanılmaktadır. Hünkar Hacı Bektaşi Veli ‘Kul Tanrı’ya 40 makamda erer, ulaşır, dost olur’ demiştir.

Alevilik kültürel etkileşimin yanı sıra doğayla da harman olmuş bir inançtır. Turna mitolojisi inanç içerisinde en belirgin figürdür. Telli turnaların uğur getirdiğine inanılmaktadır ve ‘Ayin-i Cem’i  temsil etme yönünde de büyük önem arz etmektedir.  Turna, ladini halk edebiyatımızda  görüldüğü gibi bülbülden, aşkı gülden, hikmeti arıdan alan erenler şavka turna ile ermiştir. Deyiş ve semahlarda da dikkat çeken turna Hz.Ali ve Pir Sultan'ı temsil etmiştir.


‘gitme turnam gitme nerden gelirsin
sen nazlı canana benzersin turnam

(Aşık Daimi)
 

*


“Kim gördü deryada balık izini,

Eğildi öptü Kanber’in gözünü,

Turnalardan işittim avazını,

Turnalar Ali’mi görmediniz mi?”

(Pir Sultan Abdal)


*


‘aman turnam aman aman Ali misin sen
yoksa hünkar Hacı Bektaş Veli misin sen
Ali sevimez mi hey dost deli misin sen"

(Şah Hatayi)

 

Alevilikte bir diğer  yansımada ise kayalar kutsal kılınmıştır. Pir Sultan Abdal'ın Banaz köyünde Onun Horasan’dan getirdiğine inanılan ve adına Hasan Dede dedikleri kaya bunun en belirgin örneği olmuştur. Su, Ali’ye ulaşma arzusuna  bağlanmıştır. Munzur Suyunda her sene sersale dediğimiz Şubat ayı sonunda bir ritüel yapılır. Yine toprak, çiçek ve bülbül  yansımaları da doğayı inanışla bağdaştırmaktadır.

 

‘Bugün ben pirime vardım
Pirin cemali güldür gül’

(Aşık Daimi)

*

‘Pir Sultan Haber Ver Dosttan

Bülbül Ötüyor Kafesten

Hem Gül Ağlar Hem Gülistan

Ah Hüseyin Vah Hüseyin’

(Pir Sultan Abdal)

 

 

Dört kapıdan geçtik. Han kapısı desen değil, el obası desen değil. Üzüm hoşafından bir bade alana, başladı erenlerin düğünü. Anlamazlar ya Hak! Döner dururuz senin kainatının ekseninde. Döndükçe aşk tutarız, can buluruz. Bilmezler ki bizde ademoğluna aşka düşmek yoktur. En büyük aşk, sana uçan turna kuşunun yoluna düşüşümüzdür. Hangi insan ki severse bu cihanı, sen var ettiğin içindir. İçinde kin tohumları olanlardan koru ya Hak. Onlar ki iflah olmazlar, akıl erdiremezler sevgiden içeri. Oysaki senin cennetinden taş çalanlardır nifak tohumu ekenler. Kardeşi kardeşe kıranlar. Dirliğe sırt dönenler.

Selman-ı Pak Can Pars'taydı ya Hak bilmez misin?  40. canın bir damla kanı da pencereden içeri gelir, kanımıza can olurdu. Bizim küçüğümüz, büyüğümüz yoktur ya Hak! Bize kara çalanların günahı kime kesilecektir sen bahşet de su serpilsin şu sefil yüreğime. Kırk parçaya bölünmüş yüreklerimize şifalı sularından ver, ver de niyaz olayım aşkının yolunda. Başlasın uluların divanı…

 

Yorumlar

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Denize dökülen bir pınar gibi,

Kanadın da kaderi kırılmak,

Tanıdığım bir ağaç var,